bugün
- kızların tipe bakmadığı gerçeği19
- sözlük kızlarının saç rengi9
- icardi190522
- düşün ki o bunu okuyor8
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi19
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz37
- çağ dışı teknolojilere özlem duymak8
- bir gavatın soyadını nick yapmak10
- bir kadın nasıl tavlanır12
- mert hakan yandaş13
- nude istemeyen erkek9
- numan kurtuluş dem parti görüşmesi29
- dursun özbek gibi olsam utanırım8
- anın görüntüsü11
- türkiye toplumunun ahlaksızlığa pratik zeka demesi8
- yakışıklı ama zengin erkek14
- çift maaş alan akpli bürokratların ücretlerine zam18
- en yaşlı özelliğiniz18
- hemşire kızlar nasıl oluyor24
- insana kendini kötü hissettiren şeyler9
- iğrenç bir his tarif et35
- sözlük kızlarına yürüyen vizyonsuz9
- sözlük yazarlarının abileri11
- erkek çocuk için isim önerileri9
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks19
- aşkta yaş farkı önemli midir15
- az önce arabamdan inen tatlış kız12
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek18
- atatürk'ün hiç seçime girmeden ülkeyi yönetmesi22
- içip içip entry girmek8
- insanlar melek mi şeytan mı8
- kediye kediş köpeğe köpüş diyen kız13
- arkadaşlar falıma bi bakar mısınız8
- bik bik bu sözlüğün divasıdır19
- emar15
- 170 boyunda 70 kilo erkek9
- suriyeliler suriye'ye dönsün11
- fake hesabım için nick önerileri9
- emmanuel emenike17
- vücutçu aptal erkek vs gösterişsiz felsefi erkek15
- yazarların ruh hali9
- düz dünyacıların güneş tutulmasına bakışı12
- köpekleri aklamak için sırtlana iftira atmak10
- bik bik'i ağdacıya götürmek11
- aykolik'in boyu yaşı kilosu mesleği8
- bik bik'in yaşı boyu kilosu8
- ahirette sorulacak ilk soru8
entry'ler (472)
Ayakkabilarim her sartta temiz ve boyali olmali. Evde cocukken alisageldigim ayakkabi bakim cantamda nuri leflef marka boyalar, ayni marka ayakkabi cilasi, ayakkabi sungeri, guderi bez, ayakkabi fircasi ve tek kullanimlik eldivenlerim var, tum ayakkabilari, kalipta olacak, giydikten sonra bakimi yapilip dolaba kaldirilacak. Hazir parlaticili sungerlerin minik boylari da her zaman cantamda bulunmali. Cüzdan, anahtar, telefon ek olarak ayakkabı süngeri taşıyorum kol çantamda. Ayakkabısı kirli olan birini gördüğümde de utanmasam sinir içinde söylene söylene"ayıp be, ayakkabın yeni olmasa bile bir boyasaydın bari cık cık..."diyerek ayakkabısını silmek istiyorum...
insan bedeni o kadar mükemmel bir tasarım ki, basit bir virüsle bile ölmek mümkün oluyor.
saul goodman, sen nasıl bir karakterdin öyle. özleyeceğim.
double lait ve bouchee...müthiştir.
bir sela duyduğumuz, bir cenaze arabası gördüğümüz, br cenazeye katıldığımız ya da taziye ziyaretine gittiğimiz zamanlar dışında kim ölümlü olduğunu her an düşünüyor ki...
genellikle kıdemli yazarların kullandığı tasarımdır.
kasap havası halayı.
etrafta bulunan kişilerle daire oluşturup "löy löy" şeklinde döne döne zıplamak.
etrafta bulunan kişilerle daire oluşturup "löy löy" şeklinde döne döne zıplamak.
evli ve muhtemelen çocuklu olması beklenen yazarlardır.
dexter kötü bir finalle bitti. umarım bu akıllarda kalan bir finalle biter. izleyenler bilir siz feet under dizisini. son bölümü gelmiş geçmiş en iyi dizi finallerinden biriydi, o tatta bir son bekliyorum, bekleyelim görelim.
edit: bunun da finali tırt oldu...Yıllarca izle,izle sonuca bak. bu finali haketmedi seyirci.
edit: bunun da finali tırt oldu...Yıllarca izle,izle sonuca bak. bu finali haketmedi seyirci.
bezgin bekir olmaktır. terleyince annesi gelip koltuğu değiştiriyordu. yuh artık.
sabah programına gelmiş,ayağında altın sarısı ayakkabı. sunucu sorar:
-ne bu ne, ayy ne cici!
-altın varaklı ayakkabım. bu ayakkabı çok pahalı.
-bin lira falan mı?
-dört binlere çık, ayy çakması da çıkmış o kadar para verip alıyoruz. ayy üzülüyorum aykkabısı olmayanlar var ülkede yanlış anlaşılmasın.(geçti artık)
sabah sabah acı acı gülümseyerek baktım bu kişi kimse. kendini sanatçı ve ünlü sanıyor ama şu an ortamda sekiz kişiyiz, kimse adını bile bilmiyor.
-ne bu ne, ayy ne cici!
-altın varaklı ayakkabım. bu ayakkabı çok pahalı.
-bin lira falan mı?
-dört binlere çık, ayy çakması da çıkmış o kadar para verip alıyoruz. ayy üzülüyorum aykkabısı olmayanlar var ülkede yanlış anlaşılmasın.(geçti artık)
sabah sabah acı acı gülümseyerek baktım bu kişi kimse. kendini sanatçı ve ünlü sanıyor ama şu an ortamda sekiz kişiyiz, kimse adını bile bilmiyor.
yolda vs, topuklu ayakkabı ile düştüğü zaman kendisine gülünmesi.
olmadı bu final. bu kadar kötü bir sezona bu final yakıştı aslında. Bir çok saçmalık vardı en başından beri, mesela güvenlik kameralarına hiç bakılmaması dexter'ın kurbanlarını öldürdükten sonra ama dünkü finalde artık yuh dedim.
hanna zaten sarışın, fıstık gibi kadın, dikkat çekici, ne gözlük, ne şapka, ne peruk öyle gezindi durdu.
havaalanındaki çantanın içinden çıkanları görünce güvenlilk kamerasından kimin koyduğu anlaşılır, dexter şıp diye yakalanırdı.
debra ölmeyecekti dexter ile vedalaşmadan son bir kez.
masuka'nın kızı ne alaka diziye girdi bu sezon, onu da anlamadık.
six feet under finalinde, kalanların ilerideki yaşantıları ne güzel anlatılmıştı, burada ekip arkadaşlarının ne olduğu kısaca anlatılabilirdi.
tekne paramparça oldu ama dexter kurtuldu, okyanusun ortasından hem de?
adamı aman ormancı canım ormancı yaptılar, başka bir meslek olamaz mıydı?
madem hannah'ı o kadar seviyordu, oğlunu da, nasıl ayrı kalabilecek?
harrison'a dedi ki: son kez seni seviyorum demek istedim oğlum. sonra da "bir daha görüşene kadar bunu unutma." burada bir çelişki var. ayrıca bir daha görüşmemeyi kafaya koymuş, kafamızda canlanıramadık bile yıllar sonra oğluna kavuşacağını...
benim finalim: dexter, saxon'u öldürürken angel yakalar ya da deb'in sevgilisi, ya da elway ve bir polis memuru harrison'u uzaklaştırır babasından. aynı küçük dexter'ın yaşadığı gibi.
netice: sekiz yılımızı verdik, bu sonu haketmedi seyirci. ama diğer sezonlar hatırına susuyorum. travis marshall, arthur mitchell,Evelyn Vogel, Debra, Masuka, Angel harika oyuncularsınız ve bay bay dexter. gay bir kimlikten sayko bir kimliğe öyle güzel büründün ki bir önceki dizinde gay olduğunu unutarak izledik. Beren saat bihter, kıvanç tatlıtuğ behlül olarak hatırlanıyorken her dizide.
not: breaking bad de böyle saçma sapan biterse bir daha amerikan dizisi izlemeyeceğim.
hanna zaten sarışın, fıstık gibi kadın, dikkat çekici, ne gözlük, ne şapka, ne peruk öyle gezindi durdu.
havaalanındaki çantanın içinden çıkanları görünce güvenlilk kamerasından kimin koyduğu anlaşılır, dexter şıp diye yakalanırdı.
debra ölmeyecekti dexter ile vedalaşmadan son bir kez.
masuka'nın kızı ne alaka diziye girdi bu sezon, onu da anlamadık.
six feet under finalinde, kalanların ilerideki yaşantıları ne güzel anlatılmıştı, burada ekip arkadaşlarının ne olduğu kısaca anlatılabilirdi.
tekne paramparça oldu ama dexter kurtuldu, okyanusun ortasından hem de?
adamı aman ormancı canım ormancı yaptılar, başka bir meslek olamaz mıydı?
madem hannah'ı o kadar seviyordu, oğlunu da, nasıl ayrı kalabilecek?
harrison'a dedi ki: son kez seni seviyorum demek istedim oğlum. sonra da "bir daha görüşene kadar bunu unutma." burada bir çelişki var. ayrıca bir daha görüşmemeyi kafaya koymuş, kafamızda canlanıramadık bile yıllar sonra oğluna kavuşacağını...
benim finalim: dexter, saxon'u öldürürken angel yakalar ya da deb'in sevgilisi, ya da elway ve bir polis memuru harrison'u uzaklaştırır babasından. aynı küçük dexter'ın yaşadığı gibi.
netice: sekiz yılımızı verdik, bu sonu haketmedi seyirci. ama diğer sezonlar hatırına susuyorum. travis marshall, arthur mitchell,Evelyn Vogel, Debra, Masuka, Angel harika oyuncularsınız ve bay bay dexter. gay bir kimlikten sayko bir kimliğe öyle güzel büründün ki bir önceki dizinde gay olduğunu unutarak izledik. Beren saat bihter, kıvanç tatlıtuğ behlül olarak hatırlanıyorken her dizide.
not: breaking bad de böyle saçma sapan biterse bir daha amerikan dizisi izlemeyeceğim.
kokusu.
yöneticilik yaparken bana anlatılan ağır fıkrayı aklıma getiren başlık...
Birgün insandaki organlar bir karar vermişler demişlerki bu vücut iyi güzel işliyor ama buna bir müdür seçelim. Tamam seçelim demişler. Organlardan beyin göz ağız ve göt talip olmuş. Tamam demişler oylama yapalım. Tüm organlar oylama yapmış Beyin müdür seçilmiş. Buna kızan göt ben demiş bundan sonra sıçmıyorum. Sonra bunun üzerinden bir hafta geçmiş. bütün vücut bozulmuş. Göte diyorlarmış "yapma etme bak hepimiz perişan olduk." Ama imkanı yok inatçı göt vazgeçmiyormuş. birlikte toplanmışlar demişler bu böyle olmaz müdürlüğü göte verelim. Götü müdür yapmışlar. O günden sonrada bütün Götler müdür oluyormuş.*
Birgün insandaki organlar bir karar vermişler demişlerki bu vücut iyi güzel işliyor ama buna bir müdür seçelim. Tamam seçelim demişler. Organlardan beyin göz ağız ve göt talip olmuş. Tamam demişler oylama yapalım. Tüm organlar oylama yapmış Beyin müdür seçilmiş. Buna kızan göt ben demiş bundan sonra sıçmıyorum. Sonra bunun üzerinden bir hafta geçmiş. bütün vücut bozulmuş. Göte diyorlarmış "yapma etme bak hepimiz perişan olduk." Ama imkanı yok inatçı göt vazgeçmiyormuş. birlikte toplanmışlar demişler bu böyle olmaz müdürlüğü göte verelim. Götü müdür yapmışlar. O günden sonrada bütün Götler müdür oluyormuş.*
üst kattan akan su sorununu halletmek için tamirci çağırmak, tamirci ile yedi saat geçirmek, adam gittikten sonra gayrete gelip nalbura gidip derz alıp, yer karolarının arasına (on beş metrekare derz çekmek) "hazır elimiz değmişken" mantığımı seveyim!
daha iyi bir maaşla başka bir yerde başladıktan sonra kendisi için hiç bir sorun olmaz, profesyonel sonuçta, olmadı demek ki ayrıldı. Abartacak bir durum yok ama keşke kulüp bu spor adamına yakışanı layık görseydi, iki tarafın da olduğu bir basın toplantısı ile duyuru yapılsaydı çünkü her hangi bir teknik direktör değil kendisine aysal her ne kadar "eleman" dese de...
Yüzlerde stajyer, eleman, şef ile çalıştım, ayrılması gereken, şirkete zarar veren bir kişiyi bile bu şekilde kovmadım. istifa edilmeye zorlansa bile, bu durum çok ama çok üzücü, medyadan öğrenmek ne demek? Empati yapsaydın Sn. Aysal, sen de bu şekilde git umarım!
yıl seksenlerin sonları...yaşlar 8-9
-abi sen tetrisle oynarken onu hırsız maymun gibi çalacağım ve kaçacağım!
-yaparsan, seni bahçedeki söğüt dalı ile kamçılarım!
-tamam, yapmam.
-abi
-söyle wizard!
-oyun oynayalım mı? beni bahçedeki ağaca bağlayıp, püsküllü birşeyle suratımı kaşındırsana
-ne saçma şeylere oyun diyorsun üfff! gel, tamam!
(anne o halde beni görür, çamaşır ipiyle arkadan bağlanmış ellerimi çözer)
-annne, ühhüü ühhü (cidden ağlanır)
-kızım noldu!
-abim bana işkence yaptı.
-niye!
-seni kaşınmaktan geberticem dedi, az kalsın kaşınmaktan ölüyordum. (çok pisliktim, pişmanım.)
-abi sen tetrisle oynarken onu hırsız maymun gibi çalacağım ve kaçacağım!
-yaparsan, seni bahçedeki söğüt dalı ile kamçılarım!
-tamam, yapmam.
-abi
-söyle wizard!
-oyun oynayalım mı? beni bahçedeki ağaca bağlayıp, püsküllü birşeyle suratımı kaşındırsana
-ne saçma şeylere oyun diyorsun üfff! gel, tamam!
(anne o halde beni görür, çamaşır ipiyle arkadan bağlanmış ellerimi çözer)
-annne, ühhüü ühhü (cidden ağlanır)
-kızım noldu!
-abim bana işkence yaptı.
-niye!
-seni kaşınmaktan geberticem dedi, az kalsın kaşınmaktan ölüyordum. (çok pisliktim, pişmanım.)
denedim, hiç bir faydasını görmedim. soğan suyu ardından o iğrenç kokuyu gidermek için biraz maydonoz, bir adet domates yiyerek menemeni midemde yapıyordum sanki. iğrenç.